Kâbe’ye Yöneliş (İstikbâl-i Kıble): İstikamet Tercihi

İstikbâl-i kıble; “âlemlere bereket ve hidayet kaynağı olarak insanlar için kurulan ilk ev” (Âl-i İmrân, 3/96) olan Kâbe’ye; evrenselliğin, mutlaklığın, sonsuzluğun sembolü Beyt’ül-Haram’a yönelmektir. Yüzünü Allah’ın evine dönen mümin; kalbini, gönlünü, duygu ve düşüncelerini Allah’a yöneltir, O’nun emrine verir. Böylece hayati bir istikamet tercihi yaparak, diğer kıblelerden yüz çevirir.

İşte Kâbe’ye yönelen mümin, dünyaya, nefsî arzu ve isteklere, endişelere âdeta veda eder. İşte bu, Müzzemmil Suresi 8. ayette emredilen tebettül’dür; Allah’tan başka her şeyle ve herkesle alakayı kesip bütün kalbiyle Allah’a yönelmek. Mümin, Allâhu ekber diyerek namaza başlarken Allah’ın dışındaki her şeyi unutup terk etmektedir. İşte bu “tevhid”in ta kendisidir.